Bank Asya 1. Lig’de görev yapan ve takımlarının performansları ile çokça anılan ligin en genç teknik adamlarını Hüseyin Ataş sizler için mercek altına aldı.

Normal şartlarda bundan 4-5 sezon önce 40’lı yaşların başındaki futbolu bırakalı daha bir elin parmağı kadar sene geçmemiş bir teknik direktörü 1. Lig’de kafaya oynayan bir takımda görmemiz oldukça ütopik bir durumdu. Süper Lig’de tutunamayan ve emekliliğin son gününü yaşayan, modern antrenman tekniklerinden bihaber, muhtemelen menajer çevresi oldukça geniş veteran diyebileceğimiz hocalar parsellemiş olurdu kulüpleri. Lakin son yıllarda bu ligdeki başkalaşım teknik direktör tercihlerine de yansımış durumda. Misal normal şartlarda Giresunspor ve Adanaspor bu sezonki 5. teknik direktörlerini değiştirmiş olurdu yılın bu zamanlarında. Başarı gelmiyorsa kan değişimi farzdır zihniyetinden başarısızlıkta dahi istikrar uzun vadede başarıyı getirir fikriyatı son dönemde bu ligdeki kulüp yöneticilerinin şiarı oldu. İyi de oldu.

Ligdeki takımlardan 5’inin teknik direktörü 40’lı yaşların başında bulunuyor. Ancak bu isimlerden en dikkat çekici olanı şüphesiz Osman Özköylü, Cihat Arslan ve Hamza Hamzaoğlu. Teknik adamlık kariyerlerinin henüz başlarında olmalarına rağmen başarılarıyla, kendilerine has karakterleriyle, antrenman teknikleri ve vizyonları ile oldukça dikkat çekiyorlar. Gelecekte en üst düzeydeki Türk takımlarını çalıştırma potansiyeli bulunan bu 3 genç teknik adamı sizlere kısaca tanıtalım istedik;

- Bank Asya 1. Lig’in Mourinho’su: Osman Özköylü

Basın toplantılarındaki sivri dili, futbolcularına karşı motivasyon konuşmaları, heyecanı, maç içinde sürekli oyunda kalan yapısı ve takımının gollerinden sonraki koşuları ve sevinçleri ile kendine has bir insan Osman Özköylü. Henüz 41 yaşında ancak kariyerinde Türkiye’de şampiyon olmanın çok zor olduğu 2. Lig’de bir kupa kaldırmışlığı var Özköylü’nün. Levent Eriş’in dahi Süper Lig takımı kadar bütçesi olan bir 2. Lig takımında başarısız olduğunu düşünce Özköylü’nün Elazığspor gibi mütevazı bir takım ile yakaladığı şampiyonluğun kıymeti ortaya çıkıyor. 4 puan fark ile zirvede yer alan Elazığspor’u sezona hazırlayan, kadroyu oluşturan ve o takıma 2 yıldır aynı sistemi oynatarak çok başarılı bir takım yarattı. Az önce bahsettiğimiz sivri dili yüzünden yönetimle ters düşünce gönderildi. Ancak Elazığspor’un başarısındaki Özköylü imzasını değiştirmiyor bu durum. Şu sıralar Denizlispor’u Bank Asya 1. Lig’de tutmak ile meşgul ve oldukça iyi gidiyor.

- Akhisar Belediyespor’un yazdığı peri masalının baş öznesi; Hamza Hamzaoğlu

Hamza Hamzaoğlu Gümülcine doğumlu ve 42 yaşında. Balkanlara özgü o soğukkanlı yapısı ile dikkat çekiyor. Heyecanlı ancak kontrolü hiçbir zaman kaybetmeyen, son derece beyefendi bir duruşu var. Oyun içinde yaptığı hamleler, taktiksel kaydırmalar ve bir maç içinde en az 3 farklı planı bulunan oldukça ileri görüşlü bir teknik adam Hamzaoğlu. Bank Asya 1. Ligde bir teknik direktör için en önemli başarı şampiyonluk yaşamak, play off finali oynamak ve umutsuz bir takımı kümede tutmaktır. Hamzaoğlu çok kısa kariyerinde bunlardan ilkine çok yaklaştı ve üçüncüsünü ise gerçekleştirdi. Geçtiğimiz sezon Denizlispor’u çalıştıran ve ilk yarıda aylarca yenilmeyen, zirvede bulunan takım yönetimsel hatalar yüzünden düzen bozunca takımdan ayrıldı. Amiyane tabirle ateşten gömlek giyerek ligin dibinde bulunan ve
ligde kalma şansı tanınmayan Akhisar Belediyespor’un başına geçti. Gerçekten bir mucizeye imza atarak Akhisar kümede kaldı ve köklü Altay küme düştü.

Sezon sonunda çoğu kendi akranı sayılabilecek Oğuz Dağlaroğulu, Emrah Eren, Levent Kartop, Şehmus Özer, Kürşat Duymuş gibi veteran oyuncuların iskeletini oluşturduğu bir kadro kurdu. Normalde bu denli tecrübeli oyuncular ile yılların tecrübesi dediğimiz teknik adamlar başa çıkamaz yani istediği performansı alamaz ancak Hamzaoğlu kariyerinin sonundaki bu oyuncular sayesinde takımını haftalardır zirvenin eteğinde tutuyor.

Küçücük bir şehir olan Akhisar’a tarihinin en başarılı günlerini yaşatan Hamza Hamzaoğlu şimdiden o şehirdeki tüm insanların gönlünde özel bir yere sahip olsa da Hamzaoğlu’nun esas hedefi peri masalını mutlu sona erdirerek Süper Lig’e erişmek. Masalın sonunun nasıl biteceğini hep berabere göreceğiz.

- İtalyan ekolünün 1. Lig’deki temsilcisi; Cihat Arslan

Cihat Arslan, Süper Lig’in üç büyüğünde de birer adet bulunan solak oyuncular Olcan Adın, Caner erkin ve Egemen Korkmaz gibi Balıkesir doğumlu. 10 numaralı şehrin yetiştirdiği önemli bir futbolcuydu çok yakın zamanlara kadar. Teknik direktörlük kariyerindeki en büyük başarısı geçtiğimiz sezon mütevazı Eyüpspor takımını play offa taşımasıydı. Eyüpspor play offtan 1. Lig’e yükselemedi ancak Arslan’ın başarısı kendisini Boluspor’a yani 1. Lig’e taşıdı. Sezona Boluspor ile başlayan Arslan için her şey pek de istediği gibi gitmedi Bolu’da. Ligde çok zor günler geçiren ligin belki de en köklü takımı Göztepe’ye genç yaşında teknik direktör olma onurunu yaşayan Arslan, Mancini gibi bağladığı atkısı, İtalyanlara has saç kesimi ve takımlarının savunma konusundaki becerileri ile dikkat çeken İtalyan teknik adamları anımsatan bir antrenör. Yeteneği kısıtlı olsa da oyuncusundan beklediği en önemli şey mücadele anlamında elinden geleni yapması. Bunu yapmayanları ise adı, menajeri kim olursa olsun çok rahat silebilecek kadar da cesur.