Anadolu Gençlik Dergisi Akhisar Temsilcisi, Ayasofya’nın Camii statüsünde ibadete açılması için saat 14.30’da Şehit Teğmen Tahir Ün Caddesi Öğretmenevi önünde imza kampanyasını başlattıktan sonra basın açıklaması yaptı. Saadet partisi İlçe başkanı Fikret Aysu, Yönetim kurulu üyeleri, Anadolu Gençlik Dergisi Akhisar Temsilcileri hazır bulundu.

Anadolu Gençlik Dergisi Akhisar Temsilcisi Metin Toktaş’ın okuduğu ortak basın açıklamasının tam metni:

Anadolu Gençlik Dergisi, Akhisar Temsilciliği olarak, Ayasofya’nın Camii statüsünde ibadete açılması için başlatmış olduğumuz, imza kampanyası ile ilgili, basın bildirisini sunmadan önce, Geçtiğimiz hafta sonunda, Hatay ilimizin Reyhan ilçesinde gerçekleştirilen bombalı terör eylemi dolayısıyla, Ölenlere Allah’tan Rahmet, Ailelerine sabırlar ve başsağlığı diliyoruz. Acılarının, Acılarımız olduğunu ifade etmek istiyoruz. Bu terör olayının zeminin hazırlayanları, teşvik eder ve yardım edenleri, şiddetle lanetliyoruz. Ülkemizi, telafisi ve dönüşü olmayan yollara sürüklemek isteyenlerin oyununa gelinmemesini temenni ediyor, Özellikle Reyhanlı olmak üzere Tüm halkımızı Sağduyulu olmaya, sabırlı olmaya ve birlik ve beraberlik içinde olmaya davet ediyoruz.
5 yüzyıl İslam medeniyetine başkentlik yapmış İstanbul’umuz, hem geçmişten gelen misyonuyla hem de tarihi dokusuyla dünyanın en önemli şehirlerinden biridir. 1204 yılındaki Latin istilasında yağmalanan, talana ve tahribata uğrayan İstanbul, sonraki yıllarda yenide Bizans’ın eline geçse de, harabe bir şehir görünür ünden çıkamamıştır. Ayasofya da, bu Latin istilasından nasibini almış ve metruk bir bina haline dönüşmüştür. Fatih Sultan Mehmet komutasındaki ordu, İstanbul’u fethettiğinde Müslüman mimarlar tarafından onarılarak metruk bir camiye dönüştürülmüştür. Fatih Sultan Mehmet Ayasofya adını değiştirmemiştir 

Fatih Sultan’ın vakfı olarak 482 yıl boyunca kıyamlara, rükûlara ve secdelere ev sahipliği yapan Ayasofya Cami, hukuksuz bir şekilde 24 Kasım 1 934’te bir oldubittiyle müze haline getirilmiştir. Ayasofya’nın emperyalist güçlerin ve Bizans zihniyetinin baskısıyla hukuksuz bir şekilde müzeye çevrildiğini düşünüyoruz. Yoksa 24 Kasım i934te yapılan bir işlemin 5 Haziran 1935 tarihli, 2762 sayılı Vakıflar Kanununun 1 7. maddesine dayandırılması izah edilemez. Bu yanlışlık, bölgede güç olduğunu iddia eden hükümet tarafından biran önce düzeltilmelidir. Ayasofya Cami’nin açılması taleplerimiz karşısında birilerinin “Ayasofya’nın aslı kilisedir, öyle de kalmalıdır” demeleri ise oldukça manidardır. Çünkü bu yaklaşımın “Eskiden İstanbul Bizans’ındı, şimdi İstanbul’u onlara geri vermeliyiz” demekten ya da “Malazgirt’ten önce Anadolu, Bizans’ındı, şimdi yine onlara verelim” demekten bir farkı yoktur. Bu çıkışları yapanlar, mevcut duruma, milletimizi razı etmek gayesini gütmektedirler.  Avrupa’nın içlerinde İslam varlığına tahammül edemeyen ve kendinden olmayanı imha etmek için tüm gücünü kullanan Batı, bölgeyi Müslümanlardan arındırmak için büyük katliamlara girişmiş ve Endülüs Medeniyetinden kalan İslam adına ne varsa, hepsini silip atmıştır. Avrupa’nın Batısı İslam’ı hatırlatan tarihi dokudan temizlenince, bu sefer hedef Avrupa’nın özellikle doğu dünyasının kozmopolit ve uluslararası bir şehridir. Ayasofya ki, 9 yüzyıl önce bir Hristiyan kilisesiydi, elbette eski durumuna getirilecektir’ sözleri bu siyasal savaşın anahtarı olan bir cümledir, Ayasofya’nın cami oluşuna müdahale, bu ülkenin bağımsızlığına yapılan müdahaleden farksızdır. Anadolu Gençlik mensupları olarak, geçtiğimiz yıl Ayasofya’nın önünde 50 bin kişi ile namaz kılarak tepkimizi ortaya koyduk, bu sene de imza kampanyasıyla hem Müslüman halkımız hem de tüm dünya Müslüman halkları adına fethin sembolü Ayasofya’nın bir an önce camii olarak açılması için, imza kampanyası başlatmış bulunuyoruz. Biz biliyoruz ve inanıyoruz ki, yeryüzündeki tüm Müslümanlar İstanbul’a bakmaktadırlar. Ayasofya’nın yeniden cami oluşunu beklemektedirler. Bu müjdeli haber, hakkı üstün tutan anlayışla Yeni Bir Dünya’nın kurulmasına giden yolda önemli bir merhale olacaktır, “İmzanla zincirleri kır” kampanyamız, ülkemizle bir kampanya olarak kalmayacak. Tüm dünya Müslümanları için nasıl ki İstanbul, ülkemiz sınırlarını aşar tarihi bir misyona sahipse, aynı şekilde Ayasofya ‘da İslam ümmeti için önemli bir sembolüdür. Kudüs havasına, Mescid-i Aksa davasına sahip çıkan Müslümanlar, elbette Ayasofya’nın şimdiki konumundan mustariptirler. Biz tüm yüreğimizle inanıyoruz ki Ayasofya Camii açılacaktır. Ayasofya Cami’sinin açılışı daim haktan yana bir duruşun bir adımı olacaktır, İstanbul’un Fethinin 560.Yıldönümüne yakışan budur.
Değerli Basın Mensupları ve Sevgili Akhisarlılar, açıklamamızın sonunda özet olarak, tarihimize sahip çıkma ve kendi değerlerimizi yaşatma mücadelesi Kapsamında, Ayasofya’nın, ibadete açılmasını istiyoruz. Heybeliada Ruhban Okulu’nun, papaz yetiştirme amacıyla, eğitime açılmasının konuşulduğu, şu dönemlerde ve Trabzon Sümela Manastırının, Hatay İskenderun Süryani Katolik Kilisesi’nin, Van Akdamar Kilisesi’nin, Ortadoğu’nun en büyük Ortodoks kilisesi’ olarak kabul edilen Diyarbakır Surp Gregos Kilisesi’nin ve İstanbul Sarıyer Aya Yorgi Kiliselilerinin Çoğu devlet bütçesiyle ibadete fiilen açıldığı şu günlerde. Ortaçağın karanlığını kapatıp insanlığı Yeniçağın aydınlığına kavuşturan Fatih Sultan Mehmet’in aziz hatırası olan Ayasofya’nın, ezana ve secdeye hasretinin bitirilerek, ibadete açılması ve gençlerimizin başlattığı imza kampanyasına, desteklerinizi bekliyoruz.  Unutmayanız ki Ayasofya, İslam’ın batıya galip gelişinin sembolüdür.