AK Parti Manisa Milletvekili Uğur Aydemir, bugün saat 12.00’de AK Parti ilçe binasında basın açıklamasında bulundu
Aydemir: “Milletimiz Her Şeyin Farkında”
Metronom Haber Ajansı-MHA
AK Parti Manisa Milletvekili Uğur Aydemir, bugün saat 12.00’de AK Parti ilçe binasında basın açıklamasında bulundu. Türkiye ve Dünya’nın pandemi sonrası durumunu değerlendiren Aydemir, Amerika ve Avrupa’nın da enflasyonla mücadele ettiğini belirtti. Düzenlenen basın açıklamasına İlçe Başkanı Fatih Füzün ve yönetim kurulu üyeleri, kadın kolları, gençlik kolları ve belediye meclis üyelerinin katıldı.
Açıklama öncesi Uğur Aydemir’e teşekkür eden AK Parti ilçe başkanı Fatih Füzün: “Ne zaman ne isteğimiz olursa Ankara’ya gidip her türlü ihtiyacımızı sağlıyor. Kendisine çok teşekkür ederim” dedi.
AYDEMİR: TÜRKİYE SAĞLIKTA DESTAN YAZDI
Dünya olarak zor bir dönemden geçtiğimizi belirten Aydemir yaptığı açıklamada: “Kovid-19 pandemi süreci dünyayı yakıp kavurdu. Sağlık alanında gelişmiş ülkelerin sınıfta kaldığına şahit olduk. Ama Türkiye’de Dünya Sağlık Örgütü’nün ifadesiyle Türkiye sağlıkta destan yazdı. Bütün dünyanın gözü Türkiye’de idi. Biz geldiğimiz günden itibaren sağlığa büyük önem verdik. Sağlıkta o kadar destanlar yazdık ki bizden önceki hükümetlerde sağlık hizmetine erişebilmek için hastaneye gidenler sosyal güvenceleri yoksa ya hastanede rehin kalır ya da pencereden kaçarlardı. Şimdi 5 yıldızlı otel konforunda hastanelerimiz var. Her alanda Türkiye destan yazdı.
“KÜRESEL EKONOMİ KÜÇÜLÜRKEN BİZ BÜYÜDÜK”
Dünya ekonomileri, dünya savaşlarından sonraki en büyük sıkıntıyı yaşıyor. Küresel ekonomi 2020 yılında yüzde 3.4 küçüldü. Bütün dünya ekonomileri bu krizden etkilendi. Hammaddeye erişim zorlaştı. Tedarik zincirleri aksadı ve lojistik de aksamalar yaşandı. Enerji maliyetleri arttı. Doğalgaz, Avrupa’da 5 kat birden zamlandı. Petrol ve elektrik fiyatları iki katına çıktı. Bununla birlikte üretim sorunu meydana geldi ve arz talep dengesi bozuldu. Bu yüzden fiyatlarda pahalılık meydana geldi. Bunlar bütün dünyada oldu. Amerika’da eksilerde olan enflasyon yüzde 7’yi geçti, Avrupa’da yüzde 4’leri geçti. Enflasyonla tanıştılar ve yaşamaya başladılar. Türkiye’de küresel ekonominin bir parçası, biz de bu olumsuzluklardan etkilendik. Ama bizim bir farkımız var. Sağlıkta olduğu gibi ekonomide de biz dünyadan pozitif yönde ayrıştık. 2020’de küresel ekonomi yüzde 3.4 küçülürken biz 1.8 büyüdük. 2021’de 7.2 ilk çeyrek, yüzde 21.7 ikinci çeyrek, 7.4 üçüncü çeyrek ve inşallah yüzde 10 büyümeyi tahmin ediyoruz.
“İSVEÇ DOĞALGAZI 2.5 EURO’DAN BİZ 0.14 EURO’DAN VERİYORUZ”
Avrupa’daki konut doğalgaz fiyatlarında Türkiye listenin sonunda yer alıyor. Avrupa’da ülkeler konutlara doğalgaz satarken birinci sırada 2.5 euro ile İsveç, en sonda 0.14 euro ile Türkiye geliyor. Biz Avrupa’da konutlara doğalgazı en ucuz fiyatta veren bir ülkeyiz. İsveç’te 40 TL bizde 2.5 TL idi. Biz de doğalgazı dışarıdan alıyoruz. Doğalgazın 4’te 3 maliyetini devletimiz vatandaşına yansıtmayıp hazineden karşılıyor. 300 TL doğalgaz faturası geldiğini düşünün aslında o tutarın gerçek rakamı 1200 TL. 900 TL’sini devletimiz vatandaşına yansıtmıyor ve vatandaşımıza 4’te 1 maliyette yansıtıyoruz. İsveç’te asgari ücretli bir kişinin gelirinin çok yüksek olduğunu ve dolayısıyla devletinin ona destek ihtiyacı hissetmediğini gibi sözler sarf ediliyor. Oradaki vatandaşların asgari ücret geliri yüksek olabilir ama Euro ile alıp Euro ile masraf yapıyorlar. Sosyal bir devlet kriz durumlarında normal hayat devam ediyor gibi hayatı devam ettirmez kriz durumlarında vatandaşının yanında olur. Petrol fiyatları zamlandı, Avrupa’da en ucuz petrolü biz verdik. Petrol fiyatları Avrupa’da iki katına zamlanmasına rağmen biz yüzde 30 zam yaptık. Devletimize bu enerji maliyetlerinin tamamı 150-160 milyar lira oldu.
“SAĞLIK, EĞİTİM VE ULAŞIMDA DEVRİM YAPTIK”
2023’te seçime gidiyoruz. Vatandaş bütçeye bakacak, cebine giren paraya göre, Türkiye’nin büyüklüğüne göre notumuzu verecek ve sandıkta da kararını verecek. Bizim hizmetlerimizi vatandaşımız beğenirse sandığa gidip geçer not verirse biz devam ediyoruz ama iktidarın hizmetinden memnun değilse iktidarı değiştiriyor. 2002 yılında bütçenin gideri toplam 117 milyar lira, 2022 yılında 1 trilyon 750 milyar lira. Bütçe gelirimiz ise 2002’de 75.5 milyar lira, 2022’de ise 1 trilyon 472 milyar lira. 75 milyar liradan 1 trilyon 472 milyar liraya gelirimizi yükselttik. Büyük gelirimiz vergidir 2002 yılında bütçe vergi gelirimiz 60 milyar lira, bütçede vergi gelirlerinin faize gitme oranı yüzde 85.7. Bu da 52 milyar TL yapıyor. Yani 8 milyar TL devletin kasasına kalıyor. Şimdi ise 1 trilyon 258 milyar lira vergi topluyoruz. Faize gitme oranı yüzde 19, bu ise 240 milyar TL yapıyor. Yüzde 19 faiz de fazla, sayın Cumhurbaşkanım bunun kavgasını veriyor. Faize giden parayı sıfırlamamız lazım bizim hayalimiz bu. 1 trilyon 78 milyar ile biz sağlıkta devrim yaptık, ulaşımda, eğitimde devrim yaptık. Sosyal harcamalara 106 milyar lira para ayırdık. 2002’de toplam devletin bütçe geliri 75.5 milyar lira, biz sadece 2021'de 106 milyar lira sosyal harcamaya para ayırdık.
“MİLLİ SAVUNMADA DIŞA BAĞIMLILIK YÜZDE 20”
Türkiye’nin 2002’de toplam vatandaşların geliri 350 milyar liraymış. 2022’de bu rakam 7 trilyon 880 milyar lira olmuş. Türkiye’yi 15 kattan fazla büyütmüşüz. Gerek organize sanayide gerekse fabrikalarda 14 bin fabrikadan 68 bin fabrikaya çıktık. Üretim altyapısını geliştirdik, 2002 yılında 2 tane insansız hava aracımız vardı. İsrail’den almıştık. PKK’nın nerede gezdiğine bakıyorduk. Bu bilgiler İsrail’e gidiyordu orada süzgeçten geçtikten sonra Milli Savunma Bakanlığına geliyordu. Reisimiz one minute dedi ve bizim iki tane İHA’mızın tamiratını onlara yaptıramadık. Ama Türkiye artık o Türkiye değil artık İHA’mızı da kendimiz yapıyoruz, SİHA’mızı da kendimiz yapıyoruz. Savaş tankımızdan savaş helikopterimize kadar Milli Savunma Sanayiinde dışa bağımlığımız yüzde 20’dir.
“KRİZDEN KAPANAN FABRİKA YOK”
Türkiye’nin önü açık, bu önü açık Türkiye’yi içerideki düşmanlar ve dışarıdaki düşmanlar da görüyor. Bu gidişe dur demeleri lazım. Bunun için de gezi olayları, 17-25 Aralık darbesi ve 15 Temmuz hain FETÖ darbesiyle devam eden süreç, Biden açıklamasıyla Türkiye’de ekonomik darbe yapmamız lazım yoksa Tayyip Erdoğan iktidarını bizim değiştirme şansımız yok diyecek kadar cüretkar davranan dışarıdaki düşmanlarımız ve döviz ile ekonomik darbesi. Türkiye’de bütün iktisadi değerlere baktığımızda her şey yerli yerinde. Herhangi fabrika krizden dolayı kapandı, işçi çıkardı diye bir şey duydunuz mu? İşçi sıkıntısı yaşanıyor, işçi arıyorlar.
“MİLLETİMİZ HER ŞEYİN FARKINDA”
Birileri her gün dövizi köpürterek 2023 seçimlerine giderken AK Parti’nin elini zayıflatmak istediler. Milliyetçi Hareket Partisi genel başkanı Devlet Bahçeli’ye de teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte dünyaya meydan okuyorlar. Yolumuza devam ediyoruz, bizim bu yürüyüşümüzü kimse durduramaz. Ama karşı tarafa baktığımız zaman dövizi bahane ederek erken seçim çağrısında bulunanları da görüyoruz. Erken seçime giderken karşı taraftaki ittifak kimlerle ortak olduğunu söyleyemeyecek kadar aciz içerisindeler. Çünkü yüce milletimiz her şeyin farkında bazı söylemlere milletimizin tahammül edemeyeceğini biliyorlar.
“SOĞAN EKMEK AÇIKLAMASI”
İçişleri Bakanlığı bütçesinde bazı milletvekilleri bu bütçenin fazla olduğunu İçişleri Bakanlığına bu kadar bütçenin gerek olmadığını savunma sanayine bu kadar bütçenin ayrılmaması gerektiğini, bu paraları silaha yatırmayın, bu paraları millete dağıtın diyecek kadar cüretkarlar. Ama Türkiye’nin her taşın altını görecek gözlerimiz ve kulaklarımız var. Bütçe görüşmelerinde ise şunu ifade ettim. Gün olur ekonomik olarak sıkıntıya düşebiliriz. Türkiye geçtiğimiz tarihte bu millet özgürlüğünü kısıtlamamıştır. Her türlü fedakarlığa katlanmıştır. Bağımsız kalan bir milletiz. Gerekirse günlerce, aylarca soğan ekmek yeriz ama güvenliğimizden, güvenlik bütçe ve politikalarımızdan asla kimseye taviz vermeyiz dedim. Bu konuşmamın altından kalkamayanlar soğan ekmeği alıp ekonomiye soğan ekmek yeme dönemi başlıyor gibi laflarla bizi rencide etmeye çalıştılar.
“FAİZ YATIRIMA ENGELDİR”
2002’den beri AK Parti hükümetleri her zaman hizmet odaklı ve yatırım odaklı bir iktidardır. Geldiğimiz son noktada da dövizle alakalı darbe yapmaya kalktılar niye Cumhurbaşkanımız ben faize karşıyım diyor. Faiz yatırıma engeldir. Hiçbir sanayici yüksek faiz varken eğer dini açıdan çekincesi yoksa gider yüksek faizde parasını faize yatırır parasını kazanır. Yüzde 40, 50 faiz olan bir ortamda hangi yatırımcı gider kredi çeker, fabrikasını yapar sonra da yatırım yaptı diye sevinir? O fabrika ayakta kalabilir mi? Daha üretime başlamadan banka verdiği paranın yüzde 50’sini kar ile geri alacak. Biz faizi düşüreceğiz diyoruz. Çünkü yatırım istiyoruz. Bu ülkede yatırım olursa istihdam artacak, istihdam artarsa üretim artacak. Üretim artarsa ihracat artacak, böylece Türkiye büyüyecek. Bunu söylerken herkes bizi alkışlıyor sadece tefeciler ve faizciler alkışlamıyor. Tek amacımız milletimiz, ümmetimiz, gönül coğrafyamız ve dünyadaki bütün mazlumlardır. Milletimize şükranlarımı sunuyorum” dedi.
“ZEYTİNLİOVA YOLU HAKKINDA”
Yapımı süren Zeytinliova yolu ile ilgili gelen soruyu da cevaplayan Aydemir, Ekim – Kasım ayında açmayı planladıkları yol için vatandaşlardan özür dilediğini belirtip Büyükşehir Belediyesi ve Akhisar Belediye Başkanı Besim Dutlulu’ya yan yolları açtıkları teşekkür ettiğini ifade etti. Aydemir: “Elimizde olmayan nedenlerden dolayı köprüde kullanılacak çelik halatların tedariğini müteahhit yapamadı. Ben bununla ilgili bakanlıkla temasa geçtim. Onu da tedarik edemedik. Dünyada çelik üretiminde büyük bir sıkıntı var. Tamamen gecikmesinin nedeni izin ve pandemi oldu. Biz müteahhit ve karayollarının sözüyle sizlere tarih verdik ama geldiğimiz noktada bu tedarik zincirinden dolayı aksama yaşandı. Bütün Akhisarlılardan özür diliyorum” ifadelerini kullandı.