Şubat ayında yaşanan depremler nedeniyle deprem zararlarının karşılanması amacıyla hazırlanan 1,1 trilyon liralık ek bütçe teklifi Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.
Bakırlıoğlu TBMM Plan Ve Bütçe Komisyonu Üyesi
Akhisar Haberleri.com
Şubat ayında yaşanan depremler nedeniyle deprem zararlarının karşılanması amacıyla hazırlanan 1,1 trilyon liralık ek bütçe teklifi Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.
Cumhurbaşkanının TBMM’ye gönderdiği Ek Bütçe Yasa Teklifi ile;
2023 yılı büte ödeneklerine 1 trilyon 119,5 milyar lira ekleniyor.
Dolayısıyla 2023 yılı bütçe ödenekleri başlangıçtaki 4 trilyon 469,6 milyar lira ile birlikte 5 trilyon 589,1 milyar liraya çıkarılıyor.
Bütçe gelirleri tahmini de yasal zorunluluk nedeniyle 1 trilyon 119,5 milyar lira artırılarak 4 trilyon 992,6 milyar liraya çıkıyor.
Aslında geçen hafta torba kanun teklifi ile gizli bir ek bütçe yine komisyonda kabul edilmişti. Bu hafta Mecliste tartışılacak olan bu torba kanun teklifinde deprem zararlarının karşılanması, memur ve emekli maaş artışları için motorlu taşıtlar vergisi, kurumlar vergisi, ÖTV ve bazı cezaların artışlarını içermekte.
Ek bütçeye göre deprem harcamalarının bütçeye getireceği yük 527 milyar lira.
Ek bütçeye baktığımız zaman ne memurlara seyyanen verilen zamlar, ne personel giderleri, ne emekli maaş artışları, EYT’lilere ödenen aylıklar ne de asgari ücret artışından kaynaklanan işveren prim destekleri Ek Bütçe’de yer almıyor ve bunların toplamı 794 milyar lira.
Bu kalemler ek bütçede olmadığına göre harcamalar nasıl karşılanacak?
Tabi ki borçlanmayla.
Bu yüzden Torba kanun teklifi ile Cumhurbaşkanın borçlanma limiti 2,2 trilyon liraya çıkarılarak, ayrıca Cumhurbaşkanına bu amaçlarla kamu kurum ve kuruluşlarının bütçesine ödenek ekleme yetkisi veriliyor.
Anayasaya açıkça aykırı olan bu yetkiyle, Cumhurbaşkanının bütçeye;
Kamu çalışanlarının (işçiler dahil) maaş ve ücretlerine yapılan zamlar nedeniyle 388,3 milyar lira
EYT’den yararlanarak emekli olanların aylıkları, emeklilere yapılan ek ödemeler, bayram ikramiyeleri ile emekli ikramiyeleri için 213 milyar lira
Emeklilerin bayram ikramiyelerinin 2 bin liraya çıkarılması nedeniyle 21,7 milyar
En düşük emekli aylığının 7 bin 500 liraya çıkarılması nedeniyle 56,7 milyar,
Asgari ücrete yapılan artış nedeniyle işveren prim desteği için 24,9 milyar
Sosyal güvenliğe devlet katkısı için 73 milyar
Ödeme gücü olmayanların genel sağlık sigortası primi ödemeleri için 9,5 milyar
Ek ödemeler için ise 7 milyar lira olmak üzere toplam 794,1 milyar lira ödenek ekleyebilecek.
Aslında torba kanun ile kabul edilen vergi artışları, borçlanma limitinin artırılması ve ödenek yetkisi memur ve emekli zamları ile gizli bir ek bütçe oldu.
2023 yılında öngörülen bütçe açığı tahmini 659 milyar liraydı ve başlangıçtaki açık tahmini yasal olarak değişmiyor. Onun için ek bütçede de öngörülen bütçe açığı tahmini değişmedi.
Fakat ek bütçe ve torba kanun teklifi ile toplamda 1 trilyon 914 milyar liralık bir ödenek eklenmesinin yolu açılacak.
Bütçe açığı yıl sonunda tahminlerimize göre 1,5 trilyonu bulacak.
Orta vadeli programda 2023 yılı için GSYH 18,6 trilyon lira olarak öngörülmüştür.
Bu durumda bütçe açığı GSYH’nın yüzde 8’ini bulabilir ki bu çok büyük bir ekonomik krizdir.
Oysa 2021 yılı başında mali disiplinin güçlendirilmesi amacıyla bütçe açığı hedefi GSYH’ya oranla yüzde 3,5 olarak revize edilmişti.
11 ilde etkili olan çok büyük yıkıma ve can kaybına sebep olan iki deprem yaşadık. Tabi ki depremin bir maliyeti var. Ek bütçede öngörülen deprem için harcanacak miktar 527 milyar lira.
Fakat bütçe dengelerini alt üst eden deprem değil, seçim ekonomisi. Bu ekonomik tablo sadece depremle açıklanamaz.
Maden bütçe açığı 1,5 trilyon olacağı tahmin ediliyor o zaman Cumhurbaşkanına neden 2,2 trilyon lira borçlanma yetkisi veriliyor.
Burada amaç belli. AKP iktidarı 14 ve 28 Mayıs seçimlerinin faturasını vatandaşın sırtına yüklerken, önümüzdeki yıl yapılacak olan yerel seçimler için seçim ekonomisi hazırlığı yapılıyor.