KEMAL AKSEZGİN SOL REKLAM 1
Zümrüt MobilyaYamaçlar Yapı
GÖZÜPEKTEL
BOŞ REKLAM ALANII
Mestanoğlu
japon iş makinaları
ALTIN SATIR
SAFİR KUYUMCULUK
Akhisar Çeşme Kasabı
ALGİ OTO ELEKTİRİK
HASCANLAR
Zeytinkent Sürücü Kursu
AKM
Akhisar Metronom Radyo İstek Hattı
Akhisar Nöbetçi Eczaneler
Akhisar Sezgin Ticaret
SAĞLAM SÜRÜCÜ KURSU
Akhisar Metronom Haber
Akhisar Motorcu Tonton
SOYDEMİR GRUP
OTO KAR SAĞ TARAF
ÇAĞDAŞ SÜRÜCÜ KURSU
LİSE CAMYamaçlar Yapı

Güncel

Bakırlıoğlu'ndan, Çevre Ve Şehircilik Bakanına Çağrı

CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu peşini bırakmadığı kırmızı akan derelerle ilgili yaşanan çevre felaketinin önlenmesi için Çevre ve Şehircilik Baklanı Murat Kurum’a bir mektup gönderdi. Bu bölgenin İzmir ve Manisa’

11 Mayıs 2020 Saat: 11:05
Bakırlıoğlundan, Çevre Ve Şehircilik Bakanına Çağrı
Bakırlıoğlu'ndan, Çevre Ve Şehircilik Bakanına Çağrı
DAYIOĞLU KASABI

Sezgin Ticaret Akhisar

Akhisar AKM Alışveriş Merkezi

Bakırlıoğlu'ndan, Çevre Ve Şehircilik Bakanına Çağrı

Haber Merkezi

CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu peşini bırakmadığı kırmızı akan derelerle ilgili yaşanan çevre felaketinin önlenmesi için Çevre ve Şehircilik Baklanı Murat Kurum’a bir mektup gönderdi.

Bu bölgenin İzmir ve Manisa’nın içme suyu havzası olduğunu belirten Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu Bir çevre felaketi ile karşı karşıya kalmamak için söz konusu nikel madeni işletmesinde, çevresindeki akarsularda ve yer altı kaynaklarında detaylı bir inceleme yapılarak kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini belirtti.

Bakırlıoğlu mektubunda; Manisa ili Gördes İlçesi Tavşanalanı mevkiinde faaliyet gösteren nikel ve kobalt maden işletmesi ile ilgili şikayetler artarak devam etmektedir.

Son olarak işletmeye ait atık havuzunun yakınından geçen derenin ve birleştiği Başlamış çayının günlerce kırmızı renkte aktığı, bunun nedeninin işletmeye ait sülfürik asitli atık havuzundan su bırakıldığı, taştığı veya sızıntı olduğu iddia edilmektedir. 

Bu bölge her şeyden önce İzmir ve Manisa’nın içme suyu havzasıdır. İki büyük şehrin içme suyu ihtiyacının bir kısmı buradan karşılanmaktadır. Bu amaçla yeni barajların yapımı da planlanmıştır.

Muhtarlarımızdan ve vatandaşlarımızdan gelen şikayetlere istinaden uzman kişilerden yardım isteyerek bölgede incelemelerde bulunduk ve günler geçmesine rağmen dere kenarında hala duran kırımızı renkli su birikintilerini gördük.

Akhisar Belediyesi ekiplerince alınan numuneleri akredite bir laboratuvarda analiz ettirilmiş ve analiz sonuçları Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesinde değerlendirilmiştir.

Bu sonuçlara göre;

Kodmiyum normal değerden 657 kat fazla çıkmıştır. Kobalt 389 kat, bakır 310 kat, civa 71 kat, nikel 30 kat fazla değerlerde çıkmıştır.

“Yerüstü Su Kaynakları için Belirli Kirleticiler ve Çevresel Kalite Standartları”na göre yapılan değerlendirmede bölgedeki dere ve akarsularda yoğun bir ağır metal kirliliğine işaret edilmiştir.

Söz konusu nikel madeni işletmesi atık depolama havuzundan sızıntı olduğu, taşma olduğu ya da atık su bırakıldığına ilişkin kuşkularımız artmıştır.

Bunun üzerine elimizdeki bilgi ve belgeler ile analiz sonuçlarını Manisa Valiliğine,  Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne ve DSİ İzmir 2. Bölge Müdürlüğüne gönderilmiş ve gerekli tedbirlerin alınması istenmiştir.

Manisa İl Müdürlüğünüzün gönderdiği yazıda atık depolama tesisinden defaatle numuneler alındığı, analiz sonuçlarının ilgili kurumlara gönderildiği, analiz sonuçlarına yansıyan parametrelerin değerlendirilmesi için akademik rapor talep edildiği belirtilmesine rağmen bu raporun henüz hazırlanamadığı belirtilmiştir.

Bölgedeki toprak ve su kaynaklarında bu değerlerin zaten fazla olduğu bu nedenle bölgeye nikel madeni tesisi kurulduğu derelerdeki kırmızı renginde bölgedeki toprak yapısından kaynaklandığı belirtilmesine rağmen bu olayın ilk defa yaşanması nedeniyle bizleri tatmin etmemiştir. 

Ayrıca tüm bilgi ve belge ve resimlerle birlikte analiz sonuçlarını kendilerine göndermemize rağmen fotoğraf, video ve somut delil istemişlerdir.

Tüm Türkiye’nin gördüğünün, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünün görmemesinin nedeninin, yaşanan çevre felaketinin üzerinin kapatılmak istenmesi olarak değerlendirilmektedir.

Bu konu daha önce de defalarca tarafımdan gündeme getirilmiş gerekli numunelerin alındığı belirtilmiş fakat sonuçlarına ilişkin herhangi bir bilgi verilmemiştir.

Bu durum akarsulara, yer altı su kaynaklarına sülfürik asit başta olmak üzere ağır metaller ve kimyasalların karıştığı kuşkularına neden olmaktadır.

Tabi ki, madenler, yer altı kaynaklarımız ülkemizin zenginliğidir ve ekonomiye kazandırılması gerekmektedir. Burada asıl önem verilmesi gereken sadece ekonomik gerekçeler değil insan yaşamı, çevre ve doğa olmalıdır ifadelerine yer verdi.