Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) Güngör Lalancı, Manisa Milletvekili Aday adaylığını CHP Lokalinde resmen açıkladı. CHP Manisa Milletvekili Aday adayı olan Güngör Lalancı, CHP İlçe Yönetimi, Kadın Kolları, Gençlik Kolları, CHP Manisa Milletvekili Aday adayları ve partili üyelerin katılımıyla basın açıklaması yaptı.

CHP Manisa Milletvekili Aday adaylığını büyük bir kalabalık partililere açıklayan Güngör Lalancı şunları söyledi. Güngör Lalancı;" 1998-2002 dönemi iki dönem ve 2010 yılından bu yana, toplam 4 dönem, meslek örgütüm olan Manisa SMMM odasında yönetim kurulu üyeliği yaptım, bu göreve sayın Oda Başkanımız Sadık İrier başkanlığında devam etmekte iken 10.02.2015 tarihi itibaren ile zorunlu olarak yasa gereği istifa ettim. Mali Müşavirlik mesleğinin hak ettiği yere gelebilmesi için yıllardır bu meslek mücadelesine de katkı vermekteyiz.12 Eylül 1980 darbesiyle kapatılan Cumhuriyet Halk Partisi’nin 1992 yılında yeniden açılmasıyla birlikte, Cumhuriyet Halk Partisine üye oldum. İlk yapılan ilçe kongresinde yönetim kurulu üyesi seçildim. 1995 yılında yapılan SHP-CHP birleşme kurultayında Cumhuriyet Halk Partisi çatısı altında birleşme kararı alındı ve iki parti Cumhuriyet Halk Partisi olarak bütünleşti. O dönemde ilçe başkanlığı yapıyordum. Yani birleşme döneminde 1995 yılında ilçe başkanıydım.2003 yılında Akhisar Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanlığına aday oldum ve tek liste ile seçime gidildi ilçe başkanı oldum. 2005 ve 2007 yıllarındaki yapılan kongrelerde olmak üzere 3 kez üst üste ilçe başkanlığı yaptım. Başarılı bir ilçe başkanlığı dönemim olduğunu düşünüyorum. Partimize maddi ve manevi çok katkımız oldu. 2003 yılında seçilir seçilmez bina sorunumuzu hallettik. Çünkü kongrede bunun sözünü vermiştik. 1992 yılında partimizin oyu yüzde 4,5'tu o yıllarda, partimize sahip çıktık. 12 Eylül darbesiyle baltalanmış bu ulu çınarı, suladık, yeşerttik, canlandırdık, yılmadan çalıstık, ilçe başkanlığından ayrıldığımda partimizin oyu yüzde 20-25'lerdeydi. 2009 yılında yapılan yerel seçimlerde Akhisar Belediye Bşk. adayı oldum. Bu nedenle ilçe başkanlığından zorunlu olarak istifa ettim. O zaman istifa ederken bir daha ilçe başkan adayı olmayacağımın sözünü verdim. Çünkü yeni insanların, gençlerin önünü açıp, onlara da çalışma imkanı tanımak gerekiyordu. 2009 yılı yerel seçimlerinde iyi bir çalışma başlattık, parti yönetim kurulumuz kadın kolları, gençlik kolları ve parti gönüllülerimiz ile, bize destek olmak isteyen dost ve arkadaşlarımız ile iyi bir çalışma içerisine girdik. Fakat o günkü parti genel merkez yetkililerimiz, parti dışından birini aday yapmayı uygun gördü. Bu durum örgüt içerisinde ve halkımız tarafından pek kabul görmedi diye biliniz. İlk kez Akhisar’da 3. parti olduk. Bu durum aynı zamanda ön seçim yapılmayıp tepeden inme adaylarla bir yere varılmayacağının en güzel örneğidir. Örgüt içerisinde yetişmiş, örgüt terbiyesi almış, örgüte ve halka kendini kabul ettirmiş birinin, aday yapılmasının ne kadar önemli olduğunu en güzel şekilde ortaya koyuyor. Şimdi de kontenjansız ön seçim beklentisi içerisinde milletvekili adayı olmak istiyorum. Düşüncelerimi  açıkça söylemekten korkmayan sözüne güvenilen, sözünün eri, biri olarak sizlere şunun sözünü vermek istiyorum; yalan söyleyen, korkan, sinen, el etek öpen, vatandaşa efelenen bürokrata kükreyen bir milletvekili kesinlikle olmayacağım.25 yıldır siyasi partim ve meslek örgütüm içerisinde verdiğim mücadele neticesinde, kazandığım tecrübe ve birikimim ile ülkeme ve milletime faydalı olmak için aday oldum. Yıllardır esnafla, çiftçiyle, emekliyle, memurla iç içe yaşayan biri olarak, hatta onlardan biri olarak, sorunları biliyoruz ve bunların çözümü için yapılması gerekenleri de biliyoruz. Bu sorunlar ve çözümleri ile ilgili partimize ışık tutmak, parti programlarına katkıda bulunmak, çözüm önerileri sunmak ve partimizce yapılacak olan programlar çerçevesinde ülke sorunlarına çare olmak için adayım. Onurlu, özgür, eğitimli insanların yetişmesi için laik demokratik, çağdaş hukuk devletini savunan, insan haklarına saygılı yurtta sulh cihanda sulh ilkesine bağlı nesiller yetiştirilmesine katkıda bulunmak için adayım" dedi.

Cumhuriyet Halk Partililer

Güngör Lalancı;"Dünyada ilk kez emperyalizme karşı bir mücadeleyi, ulusal kurtuluş mücadelerini, Türkiye’de başarıya ulaştırmış olan insanlardır. Cumhuriyet Halk Partililer, Sevr antlaşmasını imzalayanları değil, onarlı yırtıp atanlar, Lozan’ı yapanlardır. Cumhuriyet Halk Partililer, ulusal bağımsızlığı gerçekleştirip, çağdaş bir devlet oluşturma doğrultusunda çok büyük çabalar harcamış olan o büyük kuva-ı milliyecilerdir. Atatürk Devrimcileridir. Türkiye’yi çağdaş bir toplum haline getirmek için yasa yapanlardır. Köy enstitülerini kuranlardır. Halk evrelerini kuranlar, eğitim hamlesi yaparak kadın –erkek eşitliğini gerçekleştirenlerdir. Anadolu’yu dört bir taraftan demir ağlarla örenlerdir. Demir yollarını döşeyen işçilerdir. Cumhuriyet Halk Partililer, Çağdaş Türkiye Cumhuriyet’i ile bu dünyada, bu coğrafyada ilk kez bir Müslüman toplumun demokratik bir atılım yapabileceğini kanıtlamış olan insanlardır. İslamiyet'in kutsal bir inanış olarak her birimizin bendinde, inancında, ruhunda bir yanda yaşarken, bir yandan da demokrasi anlayışının ve laik bir devlet düzeninin bir arada gerçekleştirilebileceğini ortaya koyanlardır. Türkiye’yi demokrasiye taşıyanlardır. Cumhuriyet Halk Partililer, Türk Devriminin şanlı, onurlu geçmişidir. Emek diye ilk kez konuşan insanlardır" dedi.

Güngör Lalancı;" Sendika diyen insanlardır, Demokratik  sol diyenler, Sosyal demokrasi diyenlerdir, Sosyal demokrasinin vatanseverlik olduğunu, Sosyal demokrasinin inançlara saygı göstermek oldu, Sosyal demokrasinin emeğe saygı göstermek olduğunu Hukuka saygı göstermek olduğunu İlk kez dile getiren savunan insanlardır" dedi.

Güngör Lalancı;" Cumhuriyet Halk Partililer, 12 Martlarda ceza evlerinde hesap vermeye çağıranlardır. 12 Eylüllerde sürünenler göz altına alınanlar işkence görenlerdir. Cumhuriyet Halk Partililer, Türkiye’de Atatürk ilkelerine, sosyal demokrasiye inandığı için, hizmet ettiği okuldan bambaşka yerlere sürünenlerdir. İşlerine son verilenlerdir. Emeğiyle oynanan insanlardır. Haksızlığa maruz bırakılanlardır. Mağdur olan insanlar, demokrasi mağduru inanç mağduru olan insanlardır. 1 Mart'ta iş başındakiler 65 bin yabancı askeri getirip Türkiye’nin en hassas coğrafyasında yerleştirmeye kalktığı zaman, Türkiye’yi bir kardeş kavgasına sürükleyebilecek olan yanlışlıkları yaptığı zaman, Cumhuriyet Halk Partililer, olmaz öyle şey diyen, buna karşı çıkan, Türkiye’yi terör batağına sürüklenmekten alıkoyan insanlardır. Cumhuriyet Halk Partililer, Türkiye’nin onurlu tarihi Şerefli tarihidir.

Türkiye’nin sadece onurlu geçmişi değil, aydınlık geleceğidir. Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin bağımsızlık ruhudur. Yaşasın Cumhuriyet Yaşasın Mustafa Kemal Atatürk

Yaşasın Tam Bağımsız Türkiye, Yurtta sulh cihanda sulh ilkesine bağlı nesiller yetiştirilmesinde katkıda bulunmak için adayım diyerek sözlerini tamamladı.