Akhisar Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 90. kuruluş yıl dönümünü Parti Lokalinden Milli Egemenlik Meydanına kadar yürüyerek Atatürk anıtına çelenk koyarak kutladı.

Akhisar Cumhuriyet Halk Partisi ilçe teşkilatı öğleden sonra Parti Lokalinde üyelerinin toplanmasıyla başladı. CHP 90. kuruluş yıl dönümü kutlamaları için parti Lokalinde toplanan İlçe Yönetim Kurulu Başkanı Av. İsmail Fikirli ve yönetim kurulu üyeleri ve çok sayıda partili katıldı. Parti Lokalinde saat 16.30'da Şehit Teğmen Tahir Ün Caddesi, 17 Sokak, İkinci Nakliye Caddesi ve 15 sokak güzergâhı ile konvoy ile yürüyerek Milli Egemenlik Meydanındaki Atatürk anıtında son buldu. CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, CHP İl Başkanı H. Cahit Aslan, CHP İlçe Başkanı Av. İsmail Fikirli, Gençlik Kolları başkanı Barkın Düzgün ve Betül Karamil ile Atatürk Anıtına çelenç koydu. Bir dakikalık Saygı duruşundan sonra İstiklal Marşı toplu olarak okundu. Günün anlam ve önemini anlatan konuşmayı CHP İlçe Başkanı İlçe Başkanı Av. İsmail Fikirli okudu.

Av. İsmail Fikirli;” Bugün 9 Eylül, Sevgili Cumhuriyet Halk Partimizin kuruluşunun 90 inci yıldönümü. Bundan 90 yıl önce, sanki 50 gün sonra ilan edilecek olan Cumhuriyetimizi müjdeler gibi, o mutlu günün arifesinde, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin siyasal bir partiye dönüştürülmesi ile Büyük Kurtarıcı Mustafa Kemal Atatürk’ ün önderliğinde Cumhuriyet Halk Partimiz kuruldu. Müdafaa-ı Hukuk Cemiyetinin temel felsefesi olan Bağımsızlık ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Temel İlkeleri, CHP’nin politikası özdeşleşmiş ve Parti programının değişmez ruhu haline gelmiştir. Günümüzde de, Parti politika ve programlarında aynı ruh etken olmuştur. Bu ruhu ilk önce, Genç Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Devletlerarası kimlik belgesi olan Lozan Anlaşmasında görüyoruz. O günler sadece Türkiye Cumhuriyetinin kurulduğu değil, ayni zamanda, dış politikadan hukuka, sosyal yaşamdan sanata, bilimden ekonomiye, eğitimden tekniğe kadar toplumu yeniden şekillendiren, çağdaş bir toplum yaratma çabasının başlangıcı olan günlerdir. 0 günler, devrim rüzgârlarının Anadolu bozkırında esmeye başladığı günlerdir. Milli mücadele günlerinde olduğu gibi, devrimlerin ilan edildiği o günlerde de her şey güllük gülistanlık değildi. Türk Milletine bağımsızlığı yakıştıramayan zihniyet, Türk insanına, peş peşe gelen devrimlerle modern bir toplumun ferdi olmayı da yakıştıramadı. Bu nedenle Milli Mücadele döneminde olduğu gibi, bu çağdaşlaşmaya da direniş gösterildi. Bu amaçla ülkenin çeşitli yerlerinde genci kalkışmalar meydana getirildi. İçerideki düşmanlar, dünyayı saran ekonomik buhran ve arkasından gelen dünya boğazlaşması. 1929’dan 1945’e kadar süren bir kaos dönemi. Böyle bir dönemde ateş çemberinin ortasında bir sükûnet adası, Genç Türkiye Cumhuriyeti, yokluk ve kıtlıklara rağmen, toplumun gereksinimi olan birçok temel maldan, ordusunun ihtiyacı olan uçaklara varıncaya üretim yapacak fabrikaları kuran bir ilerici ve geniş bir bakış. Modem hukuk sistemini kuran, tek parti dönemini bir geçiş dönemi olarak gören ve kendi inisiyatifi ile çok partili döneme geçişi hazırlayan ve kaybettiği seçim sonucunda “benim en büyük zaferim” diyebilme demokratlığı. Uluslar arası ambargo ve baskılara rağmen, ulusal ve Türk Halkının menfaatlerini ön planda tutan ve gerektiği için Amerikan üslerini kapatıp, afyon ekimini sen değil ben yasaklarım diyen, Kıbrıs’a çıkan Cumhuriyet Halk Partisi, Bağımsızlık, egemenlik ve devrimcilik duygusunu, kurulduğu günlerdeki heyecanla yaşayan bir ruh Cumhuriyet Halk Partisi. Senden sonra iktidar olan, kuruluş dönemindeki teslimiyetçi mandacı zihniyetin devamı olan partiler silsilesi ise, kurduğun bütün kurumları yıkmaya, yaptığın her tesisi satmaya adeta yemin etmişler. Günümüz iktidarı, halkımızın 20. Yüzyıldaki en büyük kazanımını, demokrasi ve insan haklarını yok etme peşinde. Kendi iktidarlarının devamı için, insanlarımız arasında yapay ayrımlar yaratmaktan, hatta ülkemizi gözünü kırpmadan bir savaş kaosuna sokmaktan bile çekinmemekte. Modern örgütlü toplumun bir ferdi yapmaya çalıştığın Türk insanı bu zihniyetlerin hayali olan o karanlık ve izbe dünyanın malzemesi olarak görülmekte. Eğitimden, toplum yaşamına kadar her konuda peş peşe çıkarttıkları yasalarla, özlemini duydukları, insanımızın iktidarlarının kulu olacak sistemi kurma çabaları ibretle görülmekte. Bugünün Cumhuriyet Halk Partisi, özlenilen ve beklenilen yönetsel değişimini gerçekleştirmiştir. Bundan sonra da, parti içi demokrasisini en üst düzeyde yaşayacak bir hale getirecektir. Bu durum, partimize büyük bir sinerji kazandıracak ve çığ gibi büyüyen tabanımız yakın iktidarımızı getirecektir. Yakın geleceğin İktidarı olacak Cumhuriyet Halk Partisi, yeni felsefesi ve programı ile Atatürk’ ün başlattığı ve ne yazık ki yarım kalan devrimleri tamamlayacak, Ülkemiz halkını hak ettiği çağdaş medeniyetler seviyesine çıkaracaktır. Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte misakı milli sınırları içerisinde ebediyete kadar yaşayacak Cumhuriyet Halk Partisi, Mensubu olmakla ne kadar gurur duysak azdır. Nice yıllara, cumhuriyetin ulu çınarı Cumhuriyet Halk Partisidir.

Törende konuşan CHP Manisa İl Başkanı H. Cahit Aslan;”Sayın milletvekilim ilçe başkanım kadın kollarımızın gençlik kollarımızın güzide temsilcileri Cumhuriyetin aydınlık yüzü ülkesini çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarma konusunda kararlılıkla birçok olumsuzluğa rağmen mücadele eden sevgili dostlarım doğum günümüz kutlu olsun. Cumhuriyet halk partisi Çanakkale destanını yazan Anafartalar’da Çanakkale’de Dumlupınar’da canını vermiş insanların vatan sevdasıyla tam bağımsız bir Türkiye iddiasını ortaya koyan Mustafa Kemal ve onun silah arkadaşlarının beden ödeyerek kurdukları bir siyasi partidir. Onun için dünyada dördüncü büyük siyasi partidir. Ulu bir çınar gibidir. Bugün Cumhuriyet Halk Partisi tek partili bir dönemden çok partili döneme geçerken iradesini ortaya koymuş bu ülkenin halkının demokrasi içinde cumhuriyetin temel değerleri koruyarak ilelebet sonsuza kadar yaşama iddiasını ortaya koymuş bir partidir. Bugün ülkeyi borç batağına sokup cumhuriyetin kazanımlarını ortadan kaldırmaya dönük teker teker baskıcı anlayışlarla zedelemeye, yıpratmaya çalışan bir iradeyle karşı karşıyayız. Servete teslim olanlar bugün AKP iktidarının yaptığı uygulamalara da görmezden gelmektedirler. Koşullar hangi zorluk içerisinde olursa olsun Mustafa Kemal Atatürk’ün nutkunda söylediği gibi dahili ve harici ne kadar bedhah olursa olsun bunlara karşı göğsümüzü siper ederek cumhuriyetin kazanımlarını ve değerlerini koruma konusunda kararlılıkla yol almaya devam edeceğiz. Onların paraları, pulları, kaymakamları kendilerine uygun polisleri varsa bizim göğsünü süper edecek binlerde Mustafa Kemal Atatürk’ün yurttaşı olan insanlarımız var. Onlarca hanları hamamları daireleri olup onun bir tuvaletini dahi bu ülke için feda etmekten çekinenler bankalarda borsalarda milyonlarca paraları olup bu vatan için bir kuruşunu harcayamayacak güç donanlar, kendi çocuklarına beş tane gemi alıp bunu doğal bir sonuçmuş gibi görenler, bugün Mustafa Kemal’in yurtta sulh dünyada sulh anlayışına karşı bu iradeyi anlamamış bir iradesiz iktidarın savaş çığlıkları atmasını asla ve asla içimize sindirmiyoruz. Bizim için vatan sırtında çulu olmasa dahi cebinde pulu olmasa dahi milyonların seve seve canını verdiği bu kutsal topraklardır. Bunlara hiçbir şekilde izin vermeyeceğiz. Bugün 90. yılınızı kutluyoruz inşallah bundan sonra da nice 90 yılları birlikte kutlayacağız. Özgür, mutlu Türkiye’yi Cumhuriyet Halk Partisiyle beraber kuracağız. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partililer.

Törende konuşan CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel;”Değerli İl başkanım ilçe başkanım partimizin tüm kademelerinde görev yapan değerli yöneticiler değerli Cumhuriyet Halk Partililer hepiniz hoş geldiniz. Yaş günümüzü doğum günümüz kutlu olsun. Sloganımız Ulu Çınar Yeni Sürgün. Bizimle birlikte bu ulu çınarın yeni sürgünü olan gençlerde burada. İyi ki varlar iyi ki buradalar ileriye doğru sürekli yürüyeceğiz. 90 yıl önce bu parti kurulduğunda önemli bir devrimi gerçekleştirdi ve ülkeyi diğer ülkenin devrimleri gibi kendi kendine mücadele edip kardeş kanı dökerek değil elbette ki kendi içinde bir takım işbirlikçilere yobazlara rağmen bir ulusal ülkeyi birleştirip hep birlikte davranış ve bir ulusal kurtuluş mücadelesi yedi düvele karşı verdi. Bütün mağdur ve mazlum milletlerine örnek olacak bir anti emperyalizm mücadeleyi kazandı. Artık geri kalmışlığa yobazlığa ve ezilmişliğe karşı aydınlanma devriminin mücadelesi başlamıştı. İşte Cumhuriyet Halk Partisi bu devrimin mücadelesidir. 1970’lerde ülkeyi ne ezen nede ezilen halkça bir düzen diyerek sosyal demokrasi devrimiyle tanıştıran bir partinin üyeleriyiz hepimiz. Bugün genel başkanımız Kılıçdaroğlu’nun ifade ettiği gibi hepimize 4. büyük devrimi yapma görevi verilmiştir. O devrim ülkemiz tarihinde görülmemiş bir devrimdir. Bu ulu çınar 90 yıldır var. Bu ulu çınar korkmaz bu ulu çınarın köklerinde cumhuriyet var bu ulu çınarın gövdesinde şuan bugün aramızda olan kadınlarımızı ve Cumhuriyet Halk Partisinin tarihi boyunca bu partiye hizmet etmiş büyüklerimiz var. Bu ulu çınar zaman zaman etrafına dolanan kendini aşan su kabaklarını gördüğü bugünde bir su kabağıyla karşı karşıyayız. O köksüz ve çapsız AKP denen su kabağı yine rüzgâr karşıdan biran esince belini büküp daha öncekiler gibi ortadan kaybolacak. Ama Cumhuriyet Halk Partisi denen bu ulu çınar ilelebet var oldu bundan sonra da var olacak. Ülkeyi maalesef ne Atatürk ne İsmet Paşa ne Bülent Ecevit ne Deniz Baykal ne Kemal Kılıçdaroğlu yönetiyor şuanda. Bu ülkeyi bu beşi de yönetmiyor. Amam bu ülkeyi şöyle beşten geriye sayarak bir ifade etmek isterim. Oğluna beş gemi Kıbrıs’a dört parmak yandaşa üç torba kömür Atatürk’e ve İsmet İnönü’ye iki ayyaş işine geldi mi, van minüt kendi gencine kendi vatandaşına cıvık gösteren biri yönetiyor. Bu mücadelenin tüm yurtta ve 17 ilçemizde verileceği açık ama bu konuda en çok nereye güveniyorsunuz derseniz Mustafa Kemal Atatürk kime güvendiyse hangi ilçelere bunu söylediyse bizde ona güveniyoruz. Yaşasın Mustafa Kemal Atatürk’ün gönlünü kazanmış Akhisar halkı, yaşasın ona laik Akhisar Cumhuriyet Halk Partisi gücü, yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi, yaşasın bu güzel insanlar. Hep birlikte güzel günler göreceğiz. Hep beraber çalışmaya ve yarınlarda o güzel günlerde buluşmaya hepinizi davet ediyorum. Saygılar sevgiler sunuyorum. İyiki varsınız” dedi.