KEMAL AKSEZGİN SOL REKLAM 1
Zümrüt MobilyaYamaçlar Yapı
GÖZÜPEKTEL
BOŞ REKLAM ALANII
Mestanoğlu
japon iş makinaları
ALTIN SATIR
SAFİR KUYUMCULUK
Akhisar Çeşme Kasabı
ALGİ OTO ELEKTİRİK
HASCANLAR
Zeytinkent Sürücü Kursu
AKM
Akhisar Metronom Radyo İstek Hattı
Akhisar Nöbetçi Eczaneler
Akhisar Sezgin Ticaret
SAĞLAM SÜRÜCÜ KURSU
Akhisar Metronom Haber
Akhisar Motorcu Tonton
SOYDEMİR GRUP
OTO KAR SAĞ TARAF
ÇAĞDAŞ SÜRÜCÜ KURSU
LİSE CAMYamaçlar Yapı

Güncel

Eğitim-İş, Aylık Bilgilendirme toplantısı Akhisar’da yaptı!

Eğitim-İş, Aylık Bilgilendirme toplantısı Akhisar’da yaptı!

24 Aralık 2011 Saat: 16:52
Eğitim-İş, Aylık Bilgilendirme toplantısı Akhisar’da yaptı!
Eğitim-İş, Aylık Bilgilendirme toplantısı Akhisar’da yaptı!
DAYIOĞLU KASABI

 

Eğitim-İş Akhisar Temsilci Başkanı Ali İlhan, Yönetim Kurulu Üyeleri Ender Kütük, Turhan Kızılkaya, Serkan Polat, Bilge Öztürk, Manisa Eğitim-İş Şube Başkanı Necdet İnce, Yönetim kurulu üyeleri, İlçe Teşkilatları, Yönetim kurulu üyelerinin katıldığı aylık Bilgilendirme toplantısını Akhisar Öğretmenevi toplantı salonunda yaptı. Aylık bilgilendirme toplantısında Eğitim-İş Akhisar Temsilci Başkanı Ali İlhan basın açıklaması yaptı.


Eğitim-İş Akhisar Temsilciliği Başkanı Ali İlhan’ın okuduğu basın açıklaması metni:

Sayın şube başkanım, şube yönetim kurulu üyelerim, Değerli ilçe temsilcilik başkanlarım ve Temsilciliklerimizin sevgili yönetim kurulu üyeleri, Akhisar temsilciliğinin değerli üyeleri; ayda bir değişik ilçelerde yaptığımız, bilgilendirme ve değerlendirme toplantımıza hepiniz hoş geldiniz.

 

Encümeni Muallimden TÖS'e, TÖS'den, Töb-Der’e, Töb-Der'den Eğit-Der'e, Eğit-Der'den Eğitim-İş'e yüz yıllık emek ve demokrasi mücadelesi geçmişi olan, Halkçı-Devrimci Sendika Eğitim-İş her geçen gün küllerinden yeniden doğmakta ve çığ gibi büyümektedir. İnanıyorum ki bizler emek vermeye devam ettikçe Eğitim-İş sürekli büyümeye devam edecektir.

 

İlçemizde bu yıl yeni açılan okullarımızda eğitim-öğretim gören çocuklarımız ve bu Okullarda görevli öğretmenlerimiz çok zor durumdalar. Atatürk yüzüncü yıl ilköğretim Okulu, Yırcalı Anaokulu, Mehmet Keskinoğlu ilköğretim okulu öğrencileri ve öğretmenleri bu kışın ortasında ısınma sorunları yaşıyorlar. Mehmet Akif Ersoy ilköğretim okulunda da bu sorun uzun süre yaşandı. Şimdi Mehmet Akif Ersoy ilköğretim okulunda bu sorun çözüldü. Ne var ki üç okulumuzdaki öğrenci ve öğretmenlerimiz çok büyük zorluklar içindeler. Isınma sorunu okullar açılmadan önce neden çözülmez, çocuklarımız ve öğretmenlerimiz neden soğuğa mahkûm edilirler? İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzün bu konuda oldukça gayretli, istekli çalışmasına karşın bu sorun hala niye yaşanır. Anlamış değiliz. Buradan yetkililere sesleniyoruz.Lütfen öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin ısınma sorunları giderilsin..Çocuklarımız ve öğretmenlerimiz hasta edilmesin..

 

Sevgili Arkadaşlarım;

 

Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini ''demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkeleri' oluşturmaktadır. Bunun için de ''Tevhit-i Tedrisat Kanunu ''çıkarılmış, Eğitim-Öğretim birliği sağlanarak laik bir eğitimin temelleri atılmıştır. Demokrasi ile tarikat ve cemaatler uyuşamazlar. Demokrasiler, ''şeffaflık-açıklık rejimleridir. Bilime ve aklın özgürleşmesine dayanır. Oysa cemaat ve tarikatlar ise tamamen ''biat'' kültürüne dayanan kapalı sistemlerdir.

 

Ne yazık ki, olağanüstü güçlüklerle yetiştirilen öğretmenlerimize ''Kadro yok, kendinize başka iş bulun! '' diyen anlayış,''Mele'lerin kadrolu olarak atanmasına onay vermektedir. Bu uygulamayla amaçlanan, bir molla sınıfı yaratmaktır. Gözün aydın Türkiye, artık senin de bir ruhban sınıfın olacak! Eğitim-İş olarak; halkımızın samimi dini duygularının istismar edilmemesini; demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin temel ilkeleriyle çelişen bu tip uygulamalardan derhal vazgeçilmesini istiyoruz.

 

Değerli Dostlar;

 

T.B.M.M devre dışı bırakılarak K.H.K'larla ülke yöneten AKP iktidarı,2 Kasım'da 666 sayılı yeni bir K.H.K yayınladı.''Eşit işe eşit ücret'' aldatmacasıyla çıkarılan 666 sayılı K.H.K, daha çok üst düzey yöneticilere ücret artışı getirmiştir. Siyasal iktidar, üst düzey bürokrat olarak atadığı yandaşlarına ek ödemeler bahşederken, bazı kamu çalışanlarına da düşük düzeyde ek ödemeler yaparak seslerini kesmek istemiştir. Kamu çalışanlarının Mali haklarını düzenleyen 666 sayılı K.H.K ile kamu çalışanları arasındaki eşitsizlik daha da artmış, öğretmenler ve eğitim-bilim çalışanları yok sayılmıştır. Biz, Eğitim-İş olarak Türkiye'nin geleceğine, bağımsızlığına, bütünlüğüne ve emeğimize yönelen saldırıların karşısında ''Grevli, toplu sözleşmeli sendika hakkı ''talebimizden asla vazgeçmeyeceğiz.

 

Değerli Arkadaşlarım, Sevgili Dostlar;


23 Aralık 1930'da Cumhuriyet'e karşı ayaklanan gericiler, Öğretmen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki'yi şehit etmişlerdir. ''Kubilay olmak'',gericilik karşısında gerekirse başını vermek, ama asla eğilmemektir. Devrim şehidimiz Kubilay'ı şükranla ve minnetle anıyor, huzurunda saygıyla eğiliyoruz.

 

Değerli Mücadele Arkadaşlarım;


Olumsuz ekonomik koşullar altında kıvranan milyonlarca Fransız yurttaşın sorunlarına çözüm üretme, yetenek ve iradesine sahip olmayan Fransız hükümeti, başarısız politikalarını gölgeleyebilmek için, halkımızı derin üzüntüye sevk eden bir siyasi provokasyon peşindedir. Biz Cezayir halkının kan kokusunu henüz unutmadık. Ermeni soykırımı yalanını ortaya atanlar, dönüp bir Cezayir'de akıttığı kanlara baksınlar. Bilimsel araştırmalar eşliğinde ortaya çıkarılması gereken tarihsel gerçeklerin, siyasi kaygıların egemen olduğu parlamentolarla, parmak hesabıyla değiştirilmesi mümkün değildir. Hukuka, ahlaka ve vicdana karşı yapılan bu aykırı girişimi şiddetle kınıyoruz...

 

21 ARALIKTA İŞ BIRAKMA EYLEMİNE NEDEN KATILMADIK!

 

KESK’in 21 Aralık iş bırakma kararının alınış biçimi ve nedenlerini anlamak için biraz geriye gitmek gerekmektedir. 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan Anayasa değişikliklerinde KESK, grevsiz ve göstermelik bir toplu sözleşme düzenine açıkça hayır dememiş hatta o zamanki genel başkanı basına yaptığı açıklamalarda yetmez ama evet demek gerekir şeklinde beyanatlarda bulunmuştu. KESK içindeki bir grup ise siyasal çizgilerine paralel olarak oylamayı boykot ettiklerini belirtmişlerdi. Nihayet bu Anayasa değişiklikleri gerçekleşince 4688 sayılı yasaya göre 15 Ağustos 2011 tarihinde başlaması gereken toplu görüşmeler üç konfederasyonun hükümetle anlaşması sonucu yapılmamış ve kamuoyuna sonbaharda yapılacak yasa değişikliğinden sonra toplu sözleşme yapılacağı duyurulmuştu. Birleşik Kamu-İş olarak o süreçte Anayasa değişikliğinin gerçek bir toplu sözleşme düzeni içermediğini ve grev hakkımızı tanımadığını, buna rağmen evrensel hukuk ilkelerine dayanarak bu haklarımızın kullanımı için hemen en geniş sınıf birlikteliğini sağlayarak mücadele etmemiz gerektiğini söylemiş ve KESK de dahil bütün tarafları ortak eyleme çağırmıştık. Bu çağrımıza yanıt 1 Mayıs emek, mücadele ve dayanışma gününde arkadaşlarımıza taş ve sopalarla saldırı olarak verilmiştir.

 

15 Ağustos 2011 günü Birleşik Kamu-İş olarak tüm olumsuz koşullara rağmen güçlü bir eylem gerçekleştirip emekçilerin sendikal mücadelesini bir kez daha gündeme taşırken KESK hükümetin oyalamasına uyarak süreci diğer konfederasyonlarla karşılıklı ziyaret ve görüş alış verişiyle geçirmiş ama hiçbir zaman konfederasyonumuzu dikkate almamıştır. Gelinen noktada KESK diğer konfederasyonlar gibi Birleşik Kamu-İş’i de dikkate almayarak bir eylem kararı almıştır. Sınıf mücadelesini düşünen ve mücadelede kitleselliği isteyen bir anlayışın bu tür kararları almadan önce tüm emek örgütlerine çağrı yapması ve kararları ortaklaştırması gerekmez mi? Elbette gerekir. Ancak konfederasyonumuza böyle bir çağrı yapılmamıştır. Diğer yandan kamuoyuna yapılan açıklamalarda tüm emekçiler bu eyleme katılmaya davet edilmiştir. Bu her şeyden önce KESK’in dışındaki örgütlere saygısızlıktır.

 

Konfederasyonumuz önümüzdeki dönemde Anayasa değişiklikleri, yasa değişiklikleri, bütçe uygulamaları ve toplu sözleşme gibi çok geniş eylem ve etkinliklere sahne olacak bir sürece girildiğinin farkındadır. Bu süreçte çok etkin eylem ve mücadeleler örgütleyeceğimizden kimsenin kuşkusu olmamalıdır. Bu süreç enine boyuna Başkanlar Kurulumuzda tartışılmış ve önümüzdeki dönemde sırasıyla açıklanacak bir dizi kararlar alınmıştır. Bundan sonraki süreçte işçi sınıfının geniş birlikteliklerinin yakalandığı ve kararların birlikte alındığı her mücadele platformunda yer alacağımızı, ancak örgütümüzün ve tüzel kişiliğimizin yok sayıldığı kararların yanında  bulunamayacağımızı herkesin bilmesini isteriz.

 

Akhisar Eğitim-İş Temsilciliği