KEMAL AKSEZGİN SOL REKLAM 1
Zümrüt MobilyaYamaçlar Yapı
GÖZÜPEKTEL
BOŞ REKLAM ALANII
Mestanoğlu
japon iş makinaları
ALTIN SATIR
SAFİR KUYUMCULUK
Akhisar Çeşme Kasabı
ALGİ OTO ELEKTİRİK
HASCANLAR
Zeytinkent Sürücü Kursu
AKM
Akhisar Metronom Radyo İstek Hattı
Akhisar Nöbetçi Eczaneler
Akhisar Sezgin Ticaret
SAĞLAM SÜRÜCÜ KURSU
Akhisar Metronom Haber
Akhisar Motorcu Tonton
SOYDEMİR GRUP
OTO KAR SAĞ TARAF
ÇAĞDAŞ SÜRÜCÜ KURSU
LİSE CAMYamaçlar Yapı

Eğitim

Fatih Projesi Olan Tabletler Törenle Dağıtıldı

Fatih Projesi Olan Tabletler Törenle Dağıtıldı

22 Şubat 2013 Saat: 20:46
Fatih Projesi Olan Tabletler Törenle Dağıtıldı
Fatih Projesi Olan Tabletler Törenle Dağıtıldı
DAYIOĞLU KASABI

Milli Eğitim Bakanlığının yürüttüğü Fırsatları Arttırma ve Teknolojiyi İyileştirme yani “FATİH Projesi” kapsamında Akhisar Adnan Menderes Lisesi, Akhisar Fevzi Keskinoğlu Anadolu Lisesi, Akhisar Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerine toplam 828 tablet bilgisayar törenle dağıtıldı.

Tablet Bilgisayar dağıtma törenine Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz, Akhisar Kaymakamı Kamil Köten, Ak Parti Manisa Milletvekilleri Hüseyin Tanrıverdi, Uğur Aydemir’ Selçuk Özdağ, Muzaffer Yurttaş, AK Parti İl Genel Meclis Başkanı Hayrullah Solmaz, Akhisar Belediye Başkan Vekili Hüseyin Eryüksel,  İl Milli Eğitim Müdürü Mustafa Altınsoy, İlçe Milli Eğitim Müdürü Süleyman Mermer, Şube Müdürleri, Okul Müdürleri, Öğretmenler ve Öğrenciler katıldı.

Akhisar Yayakırıldık Köyü Reşat Öztürk İlköğretim Okulu Müdürü Levent Gökkaya’nın sunduğu program 1 dakikalık Saygı duruşu ardından Akhisar Atatürk 100. Yıl Ortaokulu Müzik öğretmeni Hakan Ersoydan yönetimiyle okunan İstiklal Marşı ile tören başladı. Programın açış konuşmasını İl Milli Eğitim Müdürü Mustafa Altınsoy yaptı.

İlk olarak söz alan Manisa AK Parti Milletvekili Uğur Aydemir “

Değerli Hemşerilerim, çok kıymetli hocalarımız ve sevgili öğrenciler; hepinizi en kalbi duygularla selamlıyor, 2012-2013 öğretim yılının 2. Döneminde başarılarınızın artarak devamını Allah’tan temenni ediyorum.

Sevgili öğrenciler, değerli öğretmenler ve çok değerli hemşerilerim;

Bir milletin bugününü ve geleceğini ilgilendiren en önemli unsur eğitim hizmetleridir. Bir ülkede yaşam kalitesinin artması, gelir dağılımının adil olması, yoksulluk, suç ve terör ile ilgili sorunların yok olması o ülkenin eğitim seviyesine ve kalitesine bağlıdır. Ülkemizin bilimsel, teknolojik ve ekonomik alanda olduğu kadar, insani değerler bağlamında da gelişmesini sağlayacak en önemli unsur eğitimdir.

Bütçeden Eğitime Ayrılan Pay;

Nitelikli ve donanımlı bireylerin yetiştirilmesi, uygun eğitim imkânlarının ve ortamlarının zenginleştirilmesi, yaygınlaştırılması ve her vatandaşımıza ulaştırılması hükümetimizin ana hedefi olmuştur. Türkiye'yi çağdaş uygarlığın yapıcı, seçkin bir ortağı yapmak hedefi doğrultusunda AkParti iktidarları döneminde eğitim önemli bir fırsat ve stratejik alan olarak görülmüştür. Bu doğrultuda 2004 yılından itibaren bütçede en büyük pay eğitime ayrılmıştır. 2013 yılı bütçesinde de yine en büyük pay eğitime ayrılmıştır. Bakınız Milli Eğitim Bakanlığımızın bütçesi, 2002 yılında 7 milyar 460 milyon iken, 2013 yılında, 2002’ye kıyasla yüzde 537 artışla 47,5 milyar lira oldu.

Fen Lisesi, Anadolu Öğretmen Lisesi, Anadolu Lisesi, Güzel Sanatlar Lisesi ve Spor Lisesi yatırımlarını yurt genelinde yaygınlaştırdık. Türkiye’de ilk defa Sosyal Bilimler Lisesi’ni kurduk.

Akhisar’ımızda da, 2002 yılından bu yana 17 adet yeni veya ilave eğitim kurumumuzu inşa ettik. Bu kurumlarımız vasıtasıyla 329 dersliği faaliyete geçirdik.

Değerli arkadaşlar;

Geçtiğimiz 10 yıllık döneme baktığımızda, okul öncesi eğitimden yükseköğretime eğitimin tüm basamaklarında daha yüksek okullaşma ve daha nitelikli bir eğitim; mesleki eğitimin, piyasanın ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde yapılanması, her türlü bilgi teknolojisinin yaygın ve etkili bir şekilde kullanılmaya başlandığı bir eğitim ortamı görmeye başladık. 

 Değerli Arkadaşlar;

Eğitim Yardımları;

Sosyal devlet olma vasfı da bizimle hayat buldu. 2003 yılından bu yana ilk ve orta öğretimde ders kitapları artık ücretsiz olarak dağıtılmaktadır. Dar gelirli ailelerimizin çocukların verilen burs miktarı 2002 yılında sadece 12 lira idi. 2012’ye geldiğimizde tam 9 kat artarak 117 liraya çıktı, % 826’lık artış var. Yatılı öğrenciler için, öğrenci başına günlük ödenen yemek ve yatak bedelleri 2002 yılında 1,42 lira iken, 2012 yılında 7,20 liraya çıkarılmıştır, 2002 yılına göre %407’lik artış sağlanmıştır. Parasız yatılı öğrencinin 2002 yılı giyim bedeli 43 lira iken, 2012 yılında 104 lira çıkarılmış, 2002 yılına göre %141’lik artış var. Burslarla, yardımlarla öğrencimizin eğitimin yanındayız. Kız çocuklarımızın eğitiminin de biz yanında olduk. Açılan kampanyalarla yüzbinlerce kız çocuğumuz okullu oldu.
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na, her ders yılı başında, dar gelirli aile çocuklarına giyim ve kırtasiye malzemesi temin edilmesi için  700 milyon liralık kaynak aktardık. Yoksul ailelerin okula giden çocukları için, 1 milyon anneye  2.017 milyar lira ödeme yaptık.
Ayrıca, Geliri yeterli olmayan ailelerimizin ilk ve ortaöğretime devam eden çocuklarının adına annelerinin hesabına her ay para yatırdık. İlköğretime devam eden erkek öğrenci için aylık 35, ortaöğretime devam eden erkek öğrenci için aylık 45, kız öğrenciler için aylık 55 lira ödüyoruz. Bu kapsamda ilk ve ortaöğretimdeki 9,5 milyon öğrencimize bugüne kadar toplam 1 milyar 700 milyon TL'lik eğitim yardımı yaptık.
Özel okullar hariç ana sınıfı ve 1, 2, 3, 4, 5. sınıf öğrencilerini kapsayan Okul Sütü Programı'nı başlattık. Ücretsiz okul sütleri, ders kitapları ve tabletler gibi öğrencilerin sıralarına koyduk. Toplam 7,2 milyon çocuğumuza dağıtılan sütlerle öğrencilerin her sabah süt içerek güne daha zinde başlaması amaçladık.

Değerli Arkadaşlar; Yüksek Öğretim;
Türkiye’de eğitim, üniversiteleriyle de büyümeye devam ediyor. Yüksek Öğretim bütçesi 2002 yılında 2,4 milyar lira iken, biz bu rakamı 2013 yılında yüzde 510 artışla 15,2 milyar liraya ulaştırdık. 2002 yılında 81 ilin 41’inde üniversite yoktu. Artık üniversitesi olmayan il kalmadı. 2002’de devlet ve vakıf üniversitelerinin sayısı 76 iken, kurulan 92 yeni üniversite ile bu sayı 168’e çıktı. 168 üniversitenin bünyesinde toplam 1383 fakülte, 567 enstitü, 460 yüksekokul, 852 meslek yüksek okulu bulunuyor. Bakınız nereden nereye gelindi, bütün hedefimiz ne? İstiyoruz ki her ilde bizim üniversitelerimiz olsun, öğrenci göçünü böylece engellemeye çalışalım.

Tüm üniversitelerimizde 2002-2003 öğretim yılında 76 bin 90 akademik personel görev yaparken, 2011-2012 eğitim öğretim yılında bu sayı yüzde 56 artışla 118 bin 839’a yükseldi.

Bakın üniversite öğrencilerimize verilen burs miktarı da ciddi anlamda arttı. 2002’de 45 lira olan lisans öğrencimizin burs miktarı 2013 yılında 280 liraya, yüksek lisans öğrencimizin 560 liraya, doktora öğrencileri için de aylık 840 liraya çıkarıldı. 2002 yılındaki lisans öğrencisi için ödenen kredi ve burs miktarlarındaki artış oranında %500’e yakın artış sağlandı. Ayrıca geçen yıl getirdiğimiz yeni bir uygulamayla üniversite birinci öğretim ve açıköğretim öğrencilerinden alınan harçları kaldırdık.

Kredi Yurtlar Kurumu

Kredi Yurtlar Kurumumuz, bütün bunların yanında 2002'de sadece 450 bin öğrenciye kredi veriyordu. 2012 itibariyle belli sayıda öğrenciye değil, isteyen her öğrenciye kredi veya burs veriliyor. 450 bin öğrenciden şimdi 1 milyon 200 bin civarında öğrenciye, kredi veya burs veriliyor. Bu da yüzde 160'lık artış demektir. Kredi Yurtlar Kurumunun yatak kapasitesi 2002'de 188 bin iken, 2012 sonu itibariyle bu kapasite 310 binlere ulaşmıştır. Geçmişte adeta koğuş, ranza sistemi varken, bu sistem de değiştirildi. Artık doktora öğrencileri için bir yataklı odalar, diğer öğrenciler için 3 yataklı odalar, her odada tuvaleti, banyosu olmak üzere Kredi Yurtlar Kurumu olarak artık bu yurt binaları yapılıyor. Ranza sistemi diye bir sistem artık yok. Yurtlarımız geleceğimizin teminatı olan gençlerimiz için lüks otel konforunda artık.

4+4+4 ve Seçmeli Ders;

Eğitim sistemimizde son dönemde yapılan reformdan da bahsetmek istiyorum. Biz, milli irade önünde, demokrasi önünde engellerin kalktığı, hukukun güç kazandığı bir Türkiye’de özgürlükleri daha da ileri standartlara ulaştırmanın mücadelesi içindeyiz. Yıllardır devam edegelen anlamsız baskı, yasak ve kısıtlamaları ortadan kaldıran bir kadroyuz. En önemlisi de biz, 75 milyonun hayat tarzını olduğu kadar, seçme, tercih etme özgürlüğüne saygı duyan, bunu güçlendiren bir kadroyuz. Bakın kamuoyunda 4+4+4 yasası olarak bilinen “İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6287 sayılı Kanun” hakkında birkaç şey ifade etmek istiyorum.

Arkadaşlar; 28 Şubat Döneminin ürünü olan 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim yerine, 12 yıllık zorunlu kademeli eğitim getirilerek 12 yıllık süre üç kademeye ayrıldı. Liseler zorunlu hale getirildi. Üniversiteye girişteki okul katkı puanları kaldırıldı. Üniversiteye girişteki katsayı farklılıkları giderildi. Ortaokuldan başlamak üzere Kuran-ı Kerim, Hz. Peygamberin Hayatı ve çeşitli dersler seçmeli hale getirildi. Bakın bu sistemle bir yasaklama, kısıtlama, engelleme değil, tam tersine veliler ve öğrenciler için daha geniş bir tercih hakkı getirildi. Türkiye’de bazı seçeneklerin, bazı şıkların, bazı tercihlerin üzeri çizilmişti. Bu çizikler kaldırıldı. Hiç kimseye meslek liseleri ya da imam hatipler dayatılmıyor. Hiçbir öğrenciye, hiçbir veliye, seçmeli Kur’an dersi, siyer dersi dayatılmıyor. Tam tersine, önü kapatılmış olan bu seçeneklerin önü açılıyor. Milletimizin önüne seçme özgürlüğü, tercih özgürlüğü konuluyor. Topyekûn bir kardeşlik havası içinde, herkesin istediği dersi alma özgürlüğü ve anlayışı içinde daha sağlıklı nesiller yetişeceği kanaatindeyim.

 Çok Kıymetli Öğretmen Kardeşlerim;

Okullaşma Oranı, Derslik Sayısı ve Öğretmen Atamaları :
Okul öncesinde,  İlköğretimde, ortaöğretimde, mesleki ve teknik eğitimde net okullaşma oranlarında 2002 yılına kıyasla çok ciddi artışlar kaydettik. Sadece okullarımızın sayısını arttırmadık, eski okullarımızı da tamamen yenileyerek yavrularımızın daha huzurlu eğitim öğretim almasını sağladık. 
Son 1 yılda 6 bin civarında derslik eğitime kazandırıldı. Böylece 10 yılda eğitime kazandırılan derslik sayısı 182 bine ulaştı. Ülkemizin sahip olduğu toplam dersliğin %35’i iktidarımız döneminde kazandırıldı. 10 yılda kamuya ait toplam 6 bin 326 eğitim kurumu açtık. Bakınız bu kadar derslik açtık ve bu dersliklerde ders verecek öğretmenlerimizin de sayısını arttırdık. 10 yıllık süreçteki öğretmen alımlarıyla alakalı birkaç şey ifade etmek istiyorum. 2003 yılından 10.09.2012 tarihine kadar 357.898 kadrolu öğretmen alımı yapılmış. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi örgün ve yaygın eğitim kurumlarında; 703.328 öğretmen görev yapmaktadır. Ayrıca 74.048 eğitim kurum yöneticisi ile birlikte toplamda 777.376 öğretmen görev yapmaktadır. Halen okullarımızda görev yapan her iki öğretmenden bir tanesi bizim dönemimizde atanmıştır. Yürüttüğümüz çalışmalarla norm kadrolarımızın doluluk oranı ülke genelinde yüzde 85’e ulaştı. Sözleşmeli çalışan öğretmenlerimizi kadroya geçirdik. İstisnalar dışında artık sözleşmeli öğretmenimiz kalmadı.
Öğretmen Özlük Hakları;
Tabiki geleceğimizin mimarları olan öğretmenlerimizin sadece sayısı artmadı, maaşlarında da ciddi artışlar kaydedildi. Bakın göreve yeni başlayan bir öğretmenimizin maaşı 2002 yılında 470 lira iken, 1 Temmuz 2012 tarihi itibari ile bu rakam 1769 liraya yükseldi. 2002 yılında, aynı öğretmenin ek ders ücreti ayda 60 saat karşılığı 165 lira iken, 1 Temmuz 2012 tarihi itibariyle bu rakam 507 liraya yükseldi. Göreve yeni başlayan bir öğretmenin eline 2002 yılında ek ders ücreti ile birlikte toplam 635 lira geçerken, 2012 yılı ikinci yarı yılında yüzde 258’lik artışla 2 bin 276 lira geçmeye başladı.
2002-2003 eğitim öğretim yılında bir öğretmenin eğitim öğretim hazırlık ödeneği 175 lira iken, 2012-2013 eğitim öğretim yılında bu rakam yüzde 300 artışla 700 liraya yükseldi.

Değerli Arkadaşlar;

Evet ülkemiz hamdolsun iktidarımız döneminde her alanda olduğu gibi milli eğitimde de devrim niteliğinde yenilemeler ve iyileşmeler yaşadı. İşte milli eğitimimizde en önemli projelerimizden biri olan Fatih Projesinin meyvesi olan tablet dağıtımı için buradayız.

Bugün milli eğitim sisteminde bir dönüm noktası olan farklı bir adımı, farklı bir şekilde inançla, kararlılıkla atılan adımın memleketimizdeki tarihi bir açılışı büyük bir heyecanla hep birlikte yaşıyoruz. Fırsatları arttırma, teknolojiyi iyileştirme hareketi projesi yani kısa adıyla “Eğitimde Fatih Projesinin” bugün Manisa’mızın Akhisar ilçesindeki ayağının açılışını ve 245 akıllı tahta ile 825 tablet bilgisayarın gerçekleştiriyoruz.
Bugün, burada, milli eğitimimiz adına gerçekten tarihi bir anı yaşıyoruz. Fatih Projesi ile eğitim ve öğretimin metodunu ve çehresini köklü bir şekilde değiştiriyor, modernleştiriyor. Yaşadığımız çağın gereklerini ve imkanlarını artık sınıflara taşıyoruz. Fatih Projesi ile eğitimin anlamı değişiyor. Fatih Projesi ile okulun, sınıfın, kara tahtanın, öğretmenin ve öğrencinin işlevleri, eğitimdeki konumları çok köklü şekilde değişiyor.
Bugün, burada, sadece Türk milli eğitim sisteminde değil, küresel ölçekte yeni bir dönemi yaşıyor, bir çığır açıyoruz. Zira bu projeyle tüm dünyanın gözleri Türkiye'mizin üzerinde. Bu projeyle dünyanın birçok ülkesi, Fatih Projesi'ni çok yakından takip ediyor. Bizim her alanda olduğu gibi milli eğitim alanında da yaptığımız bu büyük hamleler bölgemiz açısından çok büyük bir örnek teşkil ediyor ve merakla takip ediliyor. Türkiye'de başlatılan Fatih Projesi dünyada örnek olarak gösteriliyor, örnek alınıyor.
Allah'ın izniyle, şu andan itibaren kara tahta kavramını artık tarihin tozlu raflarına kaldırıyoruz. Kara tahta, tebeşir, tebeşir tozu zaten tarih olmuştu. Bugünden itibaren, diğer yazı tahtası türlerini de artık ikinci plana çekiyoruz. Öğretmenlerimizin adeta bir çilesi olan, sağlıklarını dahi etkileyen tebeşir ve tebeşir tozu, artık bir nostaljiden öteye geçemeyecek.

Değerli Hemşerilerim, Kıymetli Öğretmenlerim, Sevgili Öğrenciler;
Bu milletin evlatları son derece zekidir. Bu millet, tarihin her döneminde yeniye, yeniliğe uyum sağlamayı, en hızlı şekilde ayak uydurmayı bilmiştir. İnşallah bu yeni sürece de öğrenci, öğretmen, idareci, veliler olarak çok hızlı şekilde adapte olacak, dünyaya örnek teşkil eden bir sistemi yerleştirmiş olacağız.
Bakın arkadaşla bilgisayar, biz iktidara geldikten sonra icat edilmedi. 2002 öncesinde bilgisayar vardı. Dünyada olsun, Türkiye'de olsun, son derece yaygın şekilde kullanılıyordu. Ama bilgisayar, bizden önce okullara giremedi, öğrencinin, öğretmenin hizmetine sunulmadı, sunulamadı.
İnternet, aynı şekilde, bizim hükümetimizden önce de vardı. Ama interneti eğitimin hizmetine, öğrencinin hizmetine sunmadılar. 10 yılda okullarımıza 1 milyon adete yakın bilgisayar gönderdik. Türkiye genelinde 30 binin üzerinde bilişim teknolojisi sınıfı açtık, okulları, öğrenciyi, bilgisayarla, internetle, yani dünyayla buluşturduk.
Bilgisayar, internet, bu ülkenin çocuklarının, bu ülkenin nesillerinin hizmetine neden sunulmadı? Bu ülkenin çocuklarından en modern, en ileri eğitim teknolojileri, bilgiye hızlı erişim neden esirgendi? Ama artık bu böyle değil. Ve böyle olmayacak. Hamdolsun bundan sonra çağı yakalayan, çağın gerekleriyle donanan, inşallah bulunduğu çağı da aşan, bunun yanında milli manevi değerlerle donanmış bir nesil geliyor.

Sevgili Gençler;

Sizler, çok büyük bir medeniyetin varislerisiniz. Sizler tarihiyle, kültürüyle çok büyük, çok köklü, zengin bir ülkenin çocuklarısınız. Biz size yol açacağız, biz size imkan sunacağız, biz size güçlü bir ekonomi, ileri standartlarda bir demokrasi emanet edeceğiz. Ben inanıyorum ki sizler de bu emaneti çok daha yükseklere taşıyacaksınız.
Şunu lütfen unutmayın: Bu akıllı tahtalar, bu tablet bilgisayarlar, bütün bu cihazlar, 75 milyonun sizlere emanetidir. 75 milyon ekmeğinden, aşından fedakarlık ederek sizlere bu imkanları sağlıyor. Bütün bu emanetlere gözünüz gibi bakmanızı sizlerden rica ediyorum. Bu imkânları en iyi şekilde değerlendirmenizi, en iyi eğitimi almanızı, yarınlarımız olarak bu vatana en üst seviyede hizmet etmenizi sizlerden rica ediyorum. Bütün bu imkânlar, annenizin ak sütü gibi sizlere helaldir. Bu imkânların hakkını vereceğinize, büyük Türkiye'ye sahip çıkacağınıza, genç nesilleri bu hissiyatla yetiştireceğinize yürekten inanıyorum.

Öğrenci kardeşlerim;
Sizlere bir büyüğünüz, abiniz olarak bir tavsiyem olacak. Bu tabletlerle çok oyun oynamayın. Mutlaka oyun oynayacaksınız ama bunların sizin eğitim kalitenizi daha da arttırmak için olduğunu unutmayın. Bunun yanında bunlar birer araç, asıl olan sizin kendi becerileriniz, düşünceleriniz, kendi fikirleriniz. Bunları da araç olarak kullanacağız, ama bunlar her şeyi yapar, bunlarla beni kimse tutamaz demeyin. Bunlarla derslerinizi, eğitiminizi daha etkili bir şekilde gerçekleştireceksiniz. Asıl olan yine kalem ve kağıt. Onlar temel, onların üzerine bunları koyduğunuz zaman daha başarılı olacaksınız inşallah. 
Bu vesileyle tekrar tablet bilgisayarlarımızın hayırlara vesile olmasını temenni ediyor, 2012-2013 eğitim öğretim yılınızın 2. Döneminin Akhisar’ımıza ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyor, tüm katılımcıları en kalbi duygularımla selamlıyorum” dedi.

Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi yaptığı açıklamada “Akhisar’ımız için son yıllarda çok güzel şeyler yapılmakta. On yıl öncesinin Türkiye’si artık yok. Geleceğe aydınlıkla bakabilmekteyiz ve geleceğe aydınlıkla bakan Türkiye’ye tüm dünya hayranlıkla izlemektedir. İşte bu çerçevede ülkemiz sorunlarından arındırılacak. Hükümetimiz eğitime öncelik veriyor. Bütçelerimizin birinci sırasında eğitimi görüyoruz. Bu eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak içindir. Eğer ülkeler medeniyetlerini geleceklerini düşünüyorlarsa eğitimli bir toplum oluşturmalıdırlar. Kendilerini ancak böyle koruyabilirler. Eğitimdeki yeni yapılanmalar toplumumuzun geleceğine ait projelerdir. Bugünden ziyade bugünü değil geleceğimizi düşünüyoruz. İnşallah böyle projelerimiz devam edecektir elbette bir bir ortaya konacaktır. Böylesi bir teknolojik aletin dağıtılmasının katılımında bulunmak beni ayrıca memnun etti. Geleceğimizi düşündüğümüz için insan yetiştirmeye önem veriyoruz. Bizim amacımız insan yetiştirmektir” dedi.

Manisa AK Parti Milletvekili Selçuk Özdağ “Ben inanıyorum ki bu tablet bilgisayarlarla bu akıllı tahtalarla içinizden çok değerli çok başarılı insanlar çıkıyor. Büyük yetenekler, kahramanlar aynı zamanda bilgi toplumu inşa eden büyük siyasetçiler, devlet adamları, bilim adamları ve de bürokratlar çıkacak. Buna ben inanıyorum ve bir noktada da iman ediyorum değerli arkadaşlarım. Oku diyen medeniyetin çocuklarıyız biz. Kültürler milletlere aittir, ama medeniyetler sizin kültürünüzü başka milletler taklit ederse başka milletler taklit ederse orda medeniyetler inşa edilir. Şimdi dünyada medeniyetler var. Bilgi kimdeyse teknoloji kimdeyse dünyanın efendisi onlar. Bu bilgisayarlarla beraber bilgiyle, teknoloji ile tanışacaksınız. Ama teknolojiye ahlakı sevgiyi giydirmezseniz orada Hiroşima olur. Ama teknolojiye sevgiyi, ahlakı giydirirseniz orada barış olur” dedi.

Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz yaptığı konuşmada “Gerçekten gelecek vaat eden bir projenin tablet dağıtım törenindeyiz. Adına Fatih projesi adını koyanların buradan saygılarımızı takdirlerimizi iletmek istiyoruz. Bir çağı kapatıp yeni bir çağ açtık. Aslında eğitim sistemimizde Fatih’in yaptığı gibi bir çağı kapatıp bir çağı açacak bir proje olarak düşünülüyor. Belki ilerde bunu daha iyi takdir edeceğiz şuan bütün sonuçlarını almış değiliz ama hissediyoruz ki gelecek çok farklı olacak” dedi.